Aslında bu oyunu, yorumları çok daha
önceden yazmam gerekiyordu, ama bir sonraki postlarda da
bahsedeceğim nedenlerden dolayı uzun zamandır yazamadım.
Herkezden çok özür diliyorum...
Gerçi bu tiyatro oyunu için
yorumlarımı geç yazacak olsamda, bu sezon boyunca tiyatrolarda
oynayacağı, hatta muhtemelen daha sonraları da, gerek develt gerek
özel tiyatrolarda yine devam edeceği için, postum pek te geç
sayılmaz... (yok valla kendimi savunmuyorum, haklı da çıkarmaya
çalışöıyorum, suçumu da örtbas etmeye çalışmıyorum, tamam
biliyorum, hiç yapmamam gerektiği halde blogu çok ihmal ettim.
Diyorsunuz ki, “sen böyle yaparsan daha çok kendin çalıp,
kendin söylemeye devam edersin” evet haklısınız, ama işte
insan zaman zaman bu klavyenin başına oturamıyor...)
Gelelim Othello'ya....
Othello aynı zamanda bu oyundaki baş
erkek kahramanın adıdır. Bu oyun beş perdelik(orjinalinde) ve
William Shakespeare'in
trajedilerinden biri olup, yaptığım araştırmalara göre,
Cinthio tarafından yazılan "Moor of Venice" adlı kısa
hikâyesine dayanarak yazıldığı düşünülmekte. Oyun
Osmanlıların Kıbrıs'ı almak istedikleri dönemde geçiyor.
Othello,
yani baş kahramanımız Venedikte yaşamakta ve Venediğin ileri
gelen soylularından birinin kızı olan Desdemona'ya aşıktır.
Desdemona da Othelloyu sevmektedir. Ve bu iki aşık evlenirler.
Oyun aslında, Othello'nun duyduğu aşk, sonrasında ıiftira ve
sonuçta kıskançlık ve hırs üzerine kurulu.
Karısını
çok seven Othello, sancak çavuşu olan Iago'nun iftiraları ve
entrikaları yüzünden kıskançlık krizlerine ve karısı hakkında
yanlış düşüncelere kapılır. Bu kıskançlık, hissettiği hırs
ve duygular öylesine güçlüdür ki, önce karısını boğar.
Sonrasında da gerçekler ortaya çıkar ve intihar eder.
Oyunun
konusu böyle...
Oyun
orjinalinde de beş perde olduğu için, burda da epey uzun sürüyor.
Hani tiyatroya gittiğinizde yorgunsanız, şimdiden söylüyorum,
arada gözleriniz kapanabilir...!!! evet şahsen benim arada kapandı
sanki, yok uyumadım, ama artık sonlara doğru kayabiliyorsunuz:))
ama
tabiki oyuncular çok başarılı. Yalnız ilk etapta verilen yani
oyunun gereği çıkan dumanlardan dolayı, biraz dumanlı ve sisli
başlıyorsunuz :) yani benim gibi önlerden izleyecekseniz, biraz
puslu başlayabilirsiniz.
Dekor
ve kostümler Shakespeare'in diğer oyunlarında olduğu gibi bunda
da iyiydi. Herşekilde keyifle izletti kendini, dumanlı da olsa:)
sonuç
itibariyle evet bu oyuna da gidin derim, zaten bu sezon hiçbir oyunu
kaçırmayın derim:)
Not: Resimler DT'nin internet sitesindeki broşürden alınmıştır...
Not: Resimler DT'nin internet sitesindeki broşürden alınmıştır...